Kategoriler

31 Mart 2016 Perşembe

Unutursun..

"Unutursun için yana yana, Unutursun ölüm sana,bana... Zaman basıp kanayan yarana Unutursun.." Sahi! Ne oldu oğlum? Ne oldu, nasıl oldu? Dolu dolu, an an seninle yaşarken, Nasıl oldu da iki senedir sen yoksun ben devam.. İnsanoğlu mu kötü acaba?  Hani bir tür hayvanız ya biyolojik olarak. Öyle mi? Yoksa Allah'ın bize çektiği bir ayar mı bu? Şüphesiz ki bu, değil mi? Allah en doğrusunu...
Devamı --> »

28 Mart 2016 Pazartesi

Bir çocuğa ölümü anlatmak..

Sen öldükten sonra abinle uzun uzun konuşmalar yapmıştık. Ona senin öldüğünü anlattık ilk, kötü haberi verdik. Sonra artık olmayacağın fikrine alışırdık defalarca kez tekrarlanan konuşmalarla. Ölümünün bizim hatamızla ya da ihmalimizle olmadığını anlattık. İlahi kaderi, bu dünyanın geçici oluşunu, cenneti ve ordaki sonsuz hayatı anlattık.. Ölmeseydin ve beynindeki o kanserle yaşasaydın, senin nasıl zorluklar yaşayacağını, çekeceğin acıları, bizim çaresiz kalacağımızı... Belki de Allah'ın...
Devamı --> »

24 Mart 2016 Perşembe

2
yorum
Teknolojinin Zararları..

Teknoloji bazen cok ağır mı oluyor acaba. Yani bu kadarı fazla mı? Bir sınırı olsa mıydı? Son günlerinden birkaç video izledim şimdi. O kadar zor ki dayanabilmek. Ölümünün üzerinden geçen yaklaşık iki seneye, benim engin soğukkanlılığıma rağmen ağlamadan, yanmadan izleyemedim yine. Acaba hiç videon, resmin olmasaydı daha mı kolay olurdu? Çünkü seni öyle aynı, kanlı canlı gülerken, oynarken, ağlarken görüyorum ama dokunamıyorum, alıp bağrıma basamıyorum ya.. O zaman hasret çok vuruyor...
Devamı --> »

21 Mart 2016 Pazartesi

Tavan arasındaki oyuncaklar..

İki çocuklu bir evde ne çok oyuncak olur değil mi? Bizim evimizde de çok var, abinden sana kalanlar, sana aldıklarımız, abine aldıklarımız.. Abinin odasındaki oyuncak sepetinde dururdu çoğu. Henüz senin ayrı odan olmadığından senin eşyaların/oyuncakların ya abinin odasında ya da bizim odada olurdu.  Sen öldükten sonra uzun bir süre hiçbir eşyana dokunmadım, kimsenin kaldırmasına da izin...
Devamı --> »

10 Mart 2016 Perşembe

Home Sweet/Painful Home.

2,5 ay önce bebeğini kaybeden bir anne.. Annesinin evinde kaldı bu süre boyunca. Şöyle başlayan bir yazı yazmış bugün,bloğuna. Geri dönüş çok yakın ama dönmek istemiyorum ve hayır kalmak da istemiyorum. Çok uzun zamandır ne istediğimi bilmiyorum. İçim yandı yine, Ne yapsam ne desem de biraz azaltsam acısını diye düşündüm, Yorum yazayım dedim post'un altına Ama ne yazacağımı bile bilemedim. Senden sonra evimize ilk girişimi hatırladım, o ilk şok, o ilk acı.. Hatırladıkça yazmaktan...
Devamı --> »

9 Mart 2016 Çarşamba

Yitik anılar..

Bazı ayrıntılar, bazı kareler tamamiyle aklımdan çıkmış. Tesadüfen şu resmi instagramda görünce bir anda beynimde canlandı bütün detaylar. Senin suluğunu, emziklerini kaynatışım.. Tek tek, özenle.. İçimde birşeyler koptu o an yine, İçimde bir yerler parçalandı sanki. Uzuuun zamandır biberon kaynatmıyorum ben, Niye ki? O acıyı yutup, aynı hesabın paylaştıklarına bakmaya devam edince Başka...
Devamı --> »

6 Mart 2016 Pazar

4
yorum
Bir çocuğun günlüğü..

Hepimizin çocukken günlük tutma deneyimi olmuştur, Bir heyecan ve özveriyle, özene bezene günlük tutmuş, Sayfaları süslemiş, renkli renkli kalemlerle oyunlarımızı anlamışızdır çocukluk günlüklerimizde. Abin de günlük tutuyor, çok sık yazmasa da. Az önce uzuuun aradan sonra yeniden günlüğüne yazdı birşeyler. Hiç doğru değil belki onun yazdıklarını okumam ama dayanamadım. Çünkü bir anda salona...
Devamı --> »

3 Mart 2016 Perşembe

8
yorum
Seni görmek..

İki gecedir tam uykuya dalarken seni görüyorum oğlum. Rüya mı gördüm hayal mi kuruyorum tam anlayamıyorum. Ama çook gerçek gibi olduğun için sıçrıyorum bir anda, o heyecanla. Bacaklarıma bir sızı saplanıyor bir anda, dizlerime kadar çekiliyor vücudum. Bir nefes veriyorum seslice. Bir iç çekiş belki de bilmiyorum. Kendi sesime uyanıyorum, o inlemeye. "Acaba!" diyorum içimden. "Acaba gerçek mi?" O "acaba"nın cevabı hiçbir zaman "evet" olmayacak biliyorum, hiçbir zaman göremeyeceğim seni...
Devamı --> »

1 Mart 2016 Salı

Mevlana'nın ağıtından benim duyduğum..

Ölüm acısını gördü tatlı can, koyuldu işte böyle ağlamaya. Olanlar oldu, gitti oğlum benim. Şu dünya bir altüst olsa, ağlasa yeri var; öylesine topraklar altında kalmışı...
Devamı --> »